25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’nde, İstanbul’da İKD ve diğer kadın örgütleri çeşitli etkinlikler düzenledi.
Kadınlar dayanışmada
İKD’liler 25 Kasım saat 17.00’de yenisanat’ta buluşup yürüyüşte kullanılacak dövizlerin hazırlanması için atölye çalışması yaptılar. “Ataerki cinayetlerine ve eril şiddete son verene kadar mücadeleye devam” ana vurgusuyla çeşitli dövizler hazırlandı.
Kadınlar alanda
Saat 19.00’a doğru İKD üyeleri Taksim Tünel’de diğer kadın örgütleri ve katılımcılarla birlikte toplanmaya başladı. Binlerce kadın sloganları, ıslıkları, çığlıkları ve coşkularıyla ataerki cinayetlerine ve eril şiddete karşı seslerini yükselttiler. Birlikte daha güçlü olduklarını gösterdiler. Geleneksel kadın yürüyüşü, izinli olmasına rağmen yine polis engeliyle karşılaştı. Tünel’den yürümeye başlayan kadınların önü Asmalı Mescit caddesinde polis barikatıyla durduruldu. Basın metninin okunmasının ardından eylem sona erdi.
6284 yaşatır
Yürüyüşün ardından kadınlar saat 20.30’da İKD’nin düzenlediği “6284/İstanbul Sözleşmesi Yaşatır!” başlıklı söyleşi için yenisanat’ta buluştu.
Söyleşi öncesinde, aynı işyerinde çalıştığı kişi tarafından öldürülen Fatma Şengül’ün kızı Açelya Şengül konuşma yaptı. Annesinin öldürüldüğü günü anlatarak yargılama sürecini aktardı.
Ardından Av. Begüm Tekin ve Av. Sedef Mutluer’in konuşmacı olduğu söyleşiye geçildi.
İlk olarak sözü alan Begüm Tekin, İstanbul Sözleşmesi nedir, 6284 sayılı kanunun kadınlara sağladığı haklar nelerdir konularına değindi. Kadınların genelde şiddeti yalnızca fiziki şiddet olarak algıladıkları ve birçok kadının “Evde şiddetle karşılaşıyor musunuz?” sorusuna bu yüzden “Hayır” cevabını verdiklerini belirtti. Oysa kadına yönelik şiddetin fiziki, psikolojik, cinsel, ekonomik boyutları olduğunu vurguladı.
Sonra sözü alan Sedef Mutluer ise bu kanunun uygulanmasına yönelik bilgiler verdi. Eril şiddetle karşılaşan kadınların hangi durumlarda nerelere başvurabileceğini anlattı. Aynı zamanda kadınların kanundan kaynaklanan haklarının, ataerkil anlayışın sürmesiyle uygulamada ne gibi engellemelerle karşılaştığını belirtti. Uygulamada karşılaşılan engelleri aşmak için de mücadele edilmesi gerektiğini vurguladı.
Sunumların ardından gerçekleştirilen soru cevap bölümüyle söyleşi son buldu.
Sanatın ışığında
Söyleşinin ardından ressam Meryem Çetinkaya katılımcılarla, gün boyu yenisanat’ta sergilenen “Toprak Ana” ve “Geceye Boyalı” isimli tablolarıyla ilgili bir sunum gerçekleştirdi. Kadınların güçlü, bereketli, direngen yanlarını, özgür ruhunu vurguladığı tablolarının adını taşıyan şiirlerini okudu.
Sunumun ardından kadınlar hep bir ağızdan söyledikleri türkülerle ses verdiler geceye.
