8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, tüm dünya kadınlarına kutlu olsun.
Biz, 8 Mart 1857 yılında emperyalist ABD’nin New York kentinde “Eşit işe eşit ücret” diyerek başkaldıran, insanca koşullarda yaşamak için mücadele eden kadınların devamıyız.
Grevleri örgütleyen, kamuda ve özelde ücretli sözleşmeli güvencesiz düşük ücretle çalıştırılmaya, şiddete ve tacize, mobbinge başkaldıran kadınlarız.
Ücretli ebeveyn ve doğum izninin artırılması, her iş yerine kreş uygulaması taleplerimizden asla vazgeçmeyen kadınlarız.
Özgürlüğümüze, haklarımıza, geleceğimize sahip çıkan kadınlarız.
İktidarın gerici saldırıları ile örselenen kadınların, çocukların, EBT bireylerin onurunu koruyan kadınlarız.
Ataerki cinayetlerine ve eril şiddete, kadın ve çocuk tacizine dur diyen kadınlarız.
Brezilya’da, Şili’de, Amerika’da, Türkiye’de, tüm dünyada sadece kendine yönelik saldırılara cevap vermenin yanında otoriter sağcı liderlerin politikalarına, ırkçılığa, ekolojik kıyıma karşı mücadele yükselten kadınlarız.
Kadına yönelik şiddete karşı dünyanın bütün coğrafyasındaki kadınlar birbirlerinden çok şey öğrendi. Çok şey değiştirdi. Mücadele ve dayanışma büyüyor, sınırları aşıyor. Katliamlara karşı Arjantin’de başlayan #NiUnaMenos (Bir kişi daha eksilmeyeceğiz) eylemleriyle , 25 Kasım’da Şili’de başlayarak sınırları aşan “Las tesis” dans gösterileriyle, Hindistan’dan Japonya’ya kadar #Metoo (Ben de) eylemleriyle güçlenen kadınlarız.
“Eşit işe eşit ücret” talepleriyle gerçekleştirilen 8 Mart Kadın grevlerini ilk kez Meksika’da başlatıp birçok coğrafyada grevlere hazırlanan kadınlarız.
Göç dalgası bahane edilerek ırkçı, faşizan politikalarıyla halkı bölüp parçalayarak baskı ve zulümle baş eğmeye zorlanan insanları harekete geçirmeye başlayan kadınlarız.
Amerikan emperyalizminin ve uzantılarının kurduğu tuzağa düşmeyen, dostlarını düşman, düşmanlarını dost göstermeye çalışan işbirlikçilerin oyununu bozan kadınlarız.
Savaşa, sömürüye, baskıya, şiddete, cinayetlere, cinsiyet ayrımcılığına karşı mücadele yükselten kadınlarız.
Güvencesiz işi, kötü ücreti, şiddeti, tacizi, tecavüzü kabul etmeyen kadınlarız.
Kadınlar alanlara sokaklara örgütlü mücadeleye…
Geceleri de, sokakları da, meydanları da, İstiklal caddesini de terk etmiyoruz….
Yine yeniden 8 mart’ta Taksim’de Fransız konsolosluğu önünde saat 19.00’da buluşuyoruz…