İstanbul Taksim’de yaklaşık 10 gün önce yaşanan tecavüz girişimine kadın örgütleri tepki gösterirken, polisten gelen açıklama “MOBESE kamerası olayı çekmemiş. Saldırganların eşkâlini belirleyemeyiz” oldu.
İstanbul’un en merkezi, kalabalık, yoğunluğunun ve güvenlik tedbirlerinin yüksek olduğu Taksim’de 10 Mart 2013 sabahında 6 saldırgan erkek bir kadına tecavüz girişiminde bulundu. Olaya o sırada yoldan geçmekte olan bir vatandaş dışında kimse müdahale etmezken, saldırganlar müdahale eden vatandaşı da darbedip olay yerinden kaçtı. Olayın ardından 12 gün geçmesine rağmen polisten gelen tek açıklama “MOBESE kamerası olay mahallini çekmiyor. Bu nedenle kamera kayıtları aracılığıyla saldırganların eşkâl tespitini yapamayız” oldu.
Saldırının duyulmasının ardından bir araya gelen 20’yi aşkın kadın ve EBT örgütleri bir metin yayınlayarak yaşanan olaya ve yetkililerin kayıtsızlığına tepki gösterdi.
Basına ve Kamuoyuna,
10 Mart sabahı saat 4 civarında, kalabalığın yoğun olduğu Taksim’in göbeğinde, herkesin gözü önünde bir kadına tecavüz girişiminde bulunuldu. Her gün binlerce kişinin kullandığı dolmuş duraklarının hemen yanında yaşanan bu şiddete etraftaki esnaf dahil olmak üzere pek çok kişi tanıklık etmesine rağmen, hiç kimse tepki göstermedi. O esnada oradan geçmekte olan bir arkadaşımız tecavüz girişiminde bulunan 6 kişiye müdahele etmek istediğinde, tüm esnaf ve gelen geçenin gözleri önünde bu kişiler tarafından darbedildi. Saldırıya uğrayan kadın ise bu kişilerce kaçırılmış ve hâlen durumu bilinmemektedir.
Bu şiddet olayı İstiklal Caddesi üzerindeki Mis Sokak’ın aşağısında, Tarlabaşı Bulvarı’nda 7/24 açık Muharrem Berber ve Ciğer-i İstanbul’un hemen önünde gerçekleşmiştir. Her gün bindiğimiz bu dolmuşların önünde, binlerce arabanın geçtiği işlek bir cadde üzerinde, çevreden hiçbir tepki almadan alenen tecavüz girişiminde bulunulabiliyor olması, duruma tek müdahale etmeye çalışan arkadaşımızın yine çevredekilerin gözleri önünde ağır bir şekilde darbedilmesi biz aşağıda imzası bulunanları dehşet içinde bırakmaktadır.
Bu olaydan sonra başvurulan polis merkezi, bölgedeki MOBESE kamerasının olay mahalini çekmiyor olduğunu belirtmiş ve bu nedenle kamera kayıtları aracılığıyla saldırganların eşkâl tespitinin yapılamayacağını ima etmiştir. Emniyet Müdürlüğü tarafından “Polisin dijital gözü” olarak lanse edilen; “Polis uyur, MOBESE uyumaz” sloganıyla duyurulan ve üstün HD özellikleri gururla vurgulanan MOBESE’lerin de bulunduğu olay yerinde gerçekleşen böyle bir şiddetin, ne hikmetse kameralara yansımamış olması kabul edilemez. Dahası, polisin saldırıya uğrayan kadının seks işçisi olduğuna dair “şüpheleri”; tecavüz girişimine uğramış, kaçırılmış ve akıbeti bilinmeyen kadının uğradığı şiddeti normal, hatta reva görmelerine, dolayısıyla bu konuda araştırma yapmaya gerek duymamalarına neden olmaktadır. Oysa ki yasalar, cinsel saldırı suçuna maruz kalan kadın ve/veya çocuk hakkında herhangi bir ayrım yapmaksızın, suça maruz kalan kişilerin özel hayatları ile ilgili hiçbir sorgulama yapmaksızın, suçu ortaya çıkarmak, failleri tespit etmek ve failler hakkında gerekli yasal süreçleri işletmek için, derhâl, özenle araştırma ve soruşturma yapmak yükümlülüğünü kolluk güçlerine, soruşturma ve kovuşturma makamlarına yüklemektedir.
Biz her gün bu sokaklardan geçenler, her gün bu duraktan dolmuşa binenler, çevredeki esnafın ve polisin kayıtsızlığını ifşa ediyoruz ve kınıyoruz. Darbedilen arkadaşımızın hukuki mücadelesinde yanında olacağımızı ve vakanın “delil yetersizliği” iddiasıyla faili meçhul kalmasına izin vermeyeceğimizi açıklıyoruz. Acilen olay gününe, olay günü öncesi ve sonrasına ait kamera görüntülerinin değiştirilmeden ve silinmeden soruşturma dosyasına getirilmesini ve olayın tanığı olan ve darbedilen arkadaşımıza bir örneğinin verilmesini talep ediyoruz. Buna ek olarak, saldırıya uğrayan kadını bulmaya yönelik her türlü etkili araştırmanın bir an önce yapılması gerektiğini hatırlatıyoruz.
AKA-DER Kadın Faaliyeti, Anarşist Kadınlar, Bağımsız Feministler, Bilgi Gökkuşağı LGBT Kulübü, Boğaziçi luBUnya, Boğaziçi Üniversitesi Kadın Araştırmaları Kulübü, Cinsel Şiddete Karşı Kadın Platformu, Cinsiyetçilikten Heteroseksizmden ve Eril Şiddetten Rahatsız Erkekler, DİSK’li Kadınlar, Eğitim-Sen İstanbul Üniversiteler Şubesi Kadın Komisyonu, Emekçi Hareket Partili Kadınlar, Emek Partisi’nden Kadınlar, Eşitlik İzleme Grubu, Feminist Yaklaşımlar Dergisi, Gökkuşağı Kadın Derneği, Halkevci Kadınlar, İlerici Kadınlar Dayanışma Derneği İKD, İllet, İMECE Kadın Sendikası, İMECE Toplumun Şehircilik Hareketi, İstanbul İHD Kadın Komisyonu, İstanbul LGBTT Dayanışma Derneği, Kadın Kapısı Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Kaos GL, Lambdaistanbul LGBTT Dayanışma Derneği, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, MSGSÜ Flu Baykuş, ÖDP’li Kadınlar, Pembe Hayat LGBTT Dayanışma Derneği, Sosyalist Feminist Kolektif, Sosyalist Kadın Meclisleri, Sosyal Politikalar Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği, RADAR- İstanbul Üniversitesi Eşcinsel Biseksüel ve Transgender Topluluğu, TMMOB İstanbul İKK Kadın Komisyonu, Yeni Demokrat Kadın, Yeşiller ve Sol Gelecek Partili Kadınlar